Search

The stories of women in the social sciences have come to the fore in a world where gender norms and roles are always shifting. An insightful look at the lives and careers of women who have devoted their work to changing and comprehending our complex social fabric, "Working Women in the Social Sciences" is a must-read for anybody interested in the social sciences. This book provides a fascinating look inside the lives of women who have made significant contributions to the social sciences. Each of these women has forged her own way to become a renowned academic and a force for positive social change, contributing to fields as diverse as psychology and politics. In recognizing the junction of gender and intelligence, "Working Women in the Social Sciences" illuminates the unique experiences and viewpoints of women in the field. Their experiences shed light on how the field of social sciences has changed over time and how women have made an indelible impact. This book honours the hard-working women who defied expectations and established themselves as leaders in the social sciences, hoping to encourage and motivate the next generation of women researchers to keep pushing the boundaries of our knowledge of human culture. Come explore the lives and work of some of the most accomplished women in the social sciences., Toplumsal cinsiyet normlarının ve rollerinin sürekli değiştiği bir dünyada, sosyal bilimlerde kadınların hikayeleri ön plana çıkmaktadır. Çalışan kadınların yaşamlarına ve kariyerlerine derinlemesine bir bakış sunan "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", sosyal bilimlere ilgi duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir. Bu kitap, sosyal bilimlere önemli katkılarda bulunan kadınların hayatlarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Bu kadınların her biri, tanınmış bir akademisyen ve pozitif toplumsal değişimin gücü olmak için kendi yolunu çizmiş, psikoloji ve politika gibi çok çeşitli alanlara katkıda bulunmuştur. Cinsiyet ve zekanın birleşimini kabul eden "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", bu alandaki kadınların benzersiz deneyimlerine ve bakış açılarına ışık tutuyor. Onların deneyimleri, sosyal bilimler alanının zaman içinde nasıl değiştiğine ve kadınların nasıl silinmez bir etki yarattığına ışık tutuyor. Bu kitap, gelecek nesil kadın araştırmacıları insan kültürüne dair bilgimizin sınırlarını zorlamaya teşvik etmeyi ve motive etmeyi umarak beklentilere meydan okuyan ve kendilerini sosyal bilimlerde lider olarak kuran çalışkan kadınları onurlandırıyor. Gelin, sosyal bilimlerdeki en başarılı kadınlardan bazılarının hayatlarını ve çalışmalarını keşfedin.

The stories of women in the social sciences have come to the fore in a world where gender norms and roles are always shifting. An insightful look at the lives and careers of women who have devoted their work to changing and comprehending our complex social fabric, "Working Women in the Social Sciences" is a must-read for anybody interested in the social sciences. This book provides a fascinating look inside the lives of women who have made significant contributions to the social sciences. Each of these women has forged her own way to become a renowned academic and a force for positive social change, contributing to fields as diverse as psychology and politics. In recognizing the junction of gender and intelligence, "Working Women in the Social Sciences" illuminates the unique experiences and viewpoints of women in the field. Their experiences shed light on how the field of social sciences has changed over time and how women have made an indelible impact. This book honours the hard-working women who defied expectations and established themselves as leaders in the social sciences, hoping to encourage and motivate the next generation of women researchers to keep pushing the boundaries of our knowledge of human culture. Come explore the lives and work of some of the most accomplished women in the social sciences., Toplumsal cinsiyet normlarının ve rollerinin sürekli değiştiği bir dünyada, sosyal bilimlerde kadınların hikayeleri ön plana çıkmaktadır. Çalışan kadınların yaşamlarına ve kariyerlerine derinlemesine bir bakış sunan "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", sosyal bilimlere ilgi duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir. Bu kitap, sosyal bilimlere önemli katkılarda bulunan kadınların hayatlarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Bu kadınların her biri, tanınmış bir akademisyen ve pozitif toplumsal değişimin gücü olmak için kendi yolunu çizmiş, psikoloji ve politika gibi çok çeşitli alanlara katkıda bulunmuştur. Cinsiyet ve zekanın birleşimini kabul eden "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", bu alandaki kadınların benzersiz deneyimlerine ve bakış açılarına ışık tutuyor. Onların deneyimleri, sosyal bilimler alanının zaman içinde nasıl değiştiğine ve kadınların nasıl silinmez bir etki yarattığına ışık tutuyor. Bu kitap, gelecek nesil kadın araştırmacıları insan kültürüne dair bilgimizin sınırlarını zorlamaya teşvik etmeyi ve motive etmeyi umarak beklentilere meydan okuyan ve kendilerini sosyal bilimlerde lider olarak kuran çalışkan kadınları onurlandırıyor. Gelin, sosyal bilimlerdeki en başarılı kadınlardan bazılarının hayatlarını ve çalışmalarını keşfedin.

The stories of women in the social sciences have come to the fore in a world where gender norms and roles are always shifting. An insightful look at the lives and careers of women who have devoted their work to changing and comprehending our complex social fabric, "Working Women in the Social Sciences" is a must-read for anybody interested in the social sciences. This book provides a fascinating look inside the lives of women who have made significant contributions to the social sciences. Each of these women has forged her own way to become a renowned academic and a force for positive social change, contributing to fields as diverse as psychology and politics. In recognizing the junction of gender and intelligence, "Working Women in the Social Sciences" illuminates the unique experiences and viewpoints of women in the field. Their experiences shed light on how the field of social sciences has changed over time and how women have made an indelible impact. This book honours the hard-working women who defied expectations and established themselves as leaders in the social sciences, hoping to encourage and motivate the next generation of women researchers to keep pushing the boundaries of our knowledge of human culture. Come explore the lives and work of some of the most accomplished women in the social sciences., Toplumsal cinsiyet normlarının ve rollerinin sürekli değiştiği bir dünyada, sosyal bilimlerde kadınların hikayeleri ön plana çıkmaktadır. Çalışan kadınların yaşamlarına ve kariyerlerine derinlemesine bir bakış sunan "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", sosyal bilimlere ilgi duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir. Bu kitap, sosyal bilimlere önemli katkılarda bulunan kadınların hayatlarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Bu kadınların her biri, tanınmış bir akademisyen ve pozitif toplumsal değişimin gücü olmak için kendi yolunu çizmiş, psikoloji ve politika gibi çok çeşitli alanlara katkıda bulunmuştur. Cinsiyet ve zekanın birleşimini kabul eden "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", bu alandaki kadınların benzersiz deneyimlerine ve bakış açılarına ışık tutuyor. Onların deneyimleri, sosyal bilimler alanının zaman içinde nasıl değiştiğine ve kadınların nasıl silinmez bir etki yarattığına ışık tutuyor. Bu kitap, gelecek nesil kadın araştırmacıları insan kültürüne dair bilgimizin sınırlarını zorlamaya teşvik etmeyi ve motive etmeyi umarak beklentilere meydan okuyan ve kendilerini sosyal bilimlerde lider olarak kuran çalışkan kadınları onurlandırıyor. Gelin, sosyal bilimlerdeki en başarılı kadınlardan bazılarının hayatlarını ve çalışmalarını keşfedin.

The stories of women in the social sciences have come to the fore in a world where gender norms and roles are always shifting. An insightful look at the lives and careers of women who have devoted their work to changing and comprehending our complex social fabric, "Working Women in the Social Sciences" is a must-read for anybody interested in the social sciences. This book provides a fascinating look inside the lives of women who have made significant contributions to the social sciences. Each of these women has forged her own way to become a renowned academic and a force for positive social change, contributing to fields as diverse as psychology and politics. In recognizing the junction of gender and intelligence, "Working Women in the Social Sciences" illuminates the unique experiences and viewpoints of women in the field. Their experiences shed light on how the field of social sciences has changed over time and how women have made an indelible impact. This book honours the hard-working women who defied expectations and established themselves as leaders in the social sciences, hoping to encourage and motivate the next generation of women researchers to keep pushing the boundaries of our knowledge of human culture. Come explore the lives and work of some of the most accomplished women in the social sciences., Toplumsal cinsiyet normlarının ve rollerinin sürekli değiştiği bir dünyada, sosyal bilimlerde kadınların hikayeleri ön plana çıkmaktadır. Çalışan kadınların yaşamlarına ve kariyerlerine derinlemesine bir bakış sunan "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", sosyal bilimlere ilgi duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir. Bu kitap, sosyal bilimlere önemli katkılarda bulunan kadınların hayatlarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Bu kadınların her biri, tanınmış bir akademisyen ve pozitif toplumsal değişimin gücü olmak için kendi yolunu çizmiş, psikoloji ve politika gibi çok çeşitli alanlara katkıda bulunmuştur. Cinsiyet ve zekanın birleşimini kabul eden "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", bu alandaki kadınların benzersiz deneyimlerine ve bakış açılarına ışık tutuyor. Onların deneyimleri, sosyal bilimler alanının zaman içinde nasıl değiştiğine ve kadınların nasıl silinmez bir etki yarattığına ışık tutuyor. Bu kitap, gelecek nesil kadın araştırmacıları insan kültürüne dair bilgimizin sınırlarını zorlamaya teşvik etmeyi ve motive etmeyi umarak beklentilere meydan okuyan ve kendilerini sosyal bilimlerde lider olarak kuran çalışkan kadınları onurlandırıyor. Gelin, sosyal bilimlerdeki en başarılı kadınlardan bazılarının hayatlarını ve çalışmalarını keşfedin.

The stories of women in the social sciences have come to the fore in a world where gender norms and roles are always shifting. An insightful look at the lives and careers of women who have devoted their work to changing and comprehending our complex social fabric, "Working Women in the Social Sciences" is a must-read for anybody interested in the social sciences. This book provides a fascinating look inside the lives of women who have made significant contributions to the social sciences. Each of these women has forged her own way to become a renowned academic and a force for positive social change, contributing to fields as diverse as psychology and politics. In recognizing the junction of gender and intelligence, "Working Women in the Social Sciences" illuminates the unique experiences and viewpoints of women in the field. Their experiences shed light on how the field of social sciences has changed over time and how women have made an indelible impact. This book honours the hard-working women who defied expectations and established themselves as leaders in the social sciences, hoping to encourage and motivate the next generation of women researchers to keep pushing the boundaries of our knowledge of human culture. Come explore the lives and work of some of the most accomplished women in the social sciences., Toplumsal cinsiyet normlarının ve rollerinin sürekli değiştiği bir dünyada, sosyal bilimlerde kadınların hikayeleri ön plana çıkmaktadır. Çalışan kadınların yaşamlarına ve kariyerlerine derinlemesine bir bakış sunan "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", sosyal bilimlere ilgi duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir. Bu kitap, sosyal bilimlere önemli katkılarda bulunan kadınların hayatlarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Bu kadınların her biri, tanınmış bir akademisyen ve pozitif toplumsal değişimin gücü olmak için kendi yolunu çizmiş, psikoloji ve politika gibi çok çeşitli alanlara katkıda bulunmuştur. Cinsiyet ve zekanın birleşimini kabul eden "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", bu alandaki kadınların benzersiz deneyimlerine ve bakış açılarına ışık tutuyor. Onların deneyimleri, sosyal bilimler alanının zaman içinde nasıl değiştiğine ve kadınların nasıl silinmez bir etki yarattığına ışık tutuyor. Bu kitap, gelecek nesil kadın araştırmacıları insan kültürüne dair bilgimizin sınırlarını zorlamaya teşvik etmeyi ve motive etmeyi umarak beklentilere meydan okuyan ve kendilerini sosyal bilimlerde lider olarak kuran çalışkan kadınları onurlandırıyor. Gelin, sosyal bilimlerdeki en başarılı kadınlardan bazılarının hayatlarını ve çalışmalarını keşfedin.

The stories of women in the social sciences have come to the fore in a world where gender norms and roles are always shifting. An insightful look at the lives and careers of women who have devoted their work to changing and comprehending our complex social fabric, "Working Women in the Social Sciences" is a must-read for anybody interested in the social sciences. This book provides a fascinating look inside the lives of women who have made significant contributions to the social sciences. Each of these women has forged her own way to become a renowned academic and a force for positive social change, contributing to fields as diverse as psychology and politics. In recognizing the junction of gender and intelligence, "Working Women in the Social Sciences" illuminates the unique experiences and viewpoints of women in the field. Their experiences shed light on how the field of social sciences has changed over time and how women have made an indelible impact. This book honours the hard-working women who defied expectations and established themselves as leaders in the social sciences, hoping to encourage and motivate the next generation of women researchers to keep pushing the boundaries of our knowledge of human culture. Come explore the lives and work of some of the most accomplished women in the social sciences., Toplumsal cinsiyet normlarının ve rollerinin sürekli değiştiği bir dünyada, sosyal bilimlerde kadınların hikayeleri ön plana çıkmaktadır. Çalışan kadınların yaşamlarına ve kariyerlerine derinlemesine bir bakış sunan "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", sosyal bilimlere ilgi duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir. Bu kitap, sosyal bilimlere önemli katkılarda bulunan kadınların hayatlarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Bu kadınların her biri, tanınmış bir akademisyen ve pozitif toplumsal değişimin gücü olmak için kendi yolunu çizmiş, psikoloji ve politika gibi çok çeşitli alanlara katkıda bulunmuştur. Cinsiyet ve zekanın birleşimini kabul eden "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", bu alandaki kadınların benzersiz deneyimlerine ve bakış açılarına ışık tutuyor. Onların deneyimleri, sosyal bilimler alanının zaman içinde nasıl değiştiğine ve kadınların nasıl silinmez bir etki yarattığına ışık tutuyor. Bu kitap, gelecek nesil kadın araştırmacıları insan kültürüne dair bilgimizin sınırlarını zorlamaya teşvik etmeyi ve motive etmeyi umarak beklentilere meydan okuyan ve kendilerini sosyal bilimlerde lider olarak kuran çalışkan kadınları onurlandırıyor. Gelin, sosyal bilimlerdeki en başarılı kadınlardan bazılarının hayatlarını ve çalışmalarını keşfedin.

The stories of women in the social sciences have come to the fore in a world where gender norms and roles are always shifting. An insightful look at the lives and careers of women who have devoted their work to changing and comprehending our complex social fabric, "Working Women in the Social Sciences" is a must-read for anybody interested in the social sciences. This book provides a fascinating look inside the lives of women who have made significant contributions to the social sciences. Each of these women has forged her own way to become a renowned academic and a force for positive social change, contributing to fields as diverse as psychology and politics. In recognizing the junction of gender and intelligence, "Working Women in the Social Sciences" illuminates the unique experiences and viewpoints of women in the field. Their experiences shed light on how the field of social sciences has changed over time and how women have made an indelible impact. This book honours the hard-working women who defied expectations and established themselves as leaders in the social sciences, hoping to encourage and motivate the next generation of women researchers to keep pushing the boundaries of our knowledge of human culture. Come explore the lives and work of some of the most accomplished women in the social sciences., Toplumsal cinsiyet normlarının ve rollerinin sürekli değiştiği bir dünyada, sosyal bilimlerde kadınların hikayeleri ön plana çıkmaktadır. Çalışan kadınların yaşamlarına ve kariyerlerine derinlemesine bir bakış sunan "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", sosyal bilimlere ilgi duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir. Bu kitap, sosyal bilimlere önemli katkılarda bulunan kadınların hayatlarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Bu kadınların her biri, tanınmış bir akademisyen ve pozitif toplumsal değişimin gücü olmak için kendi yolunu çizmiş, psikoloji ve politika gibi çok çeşitli alanlara katkıda bulunmuştur. Cinsiyet ve zekanın birleşimini kabul eden "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", bu alandaki kadınların benzersiz deneyimlerine ve bakış açılarına ışık tutuyor. Onların deneyimleri, sosyal bilimler alanının zaman içinde nasıl değiştiğine ve kadınların nasıl silinmez bir etki yarattığına ışık tutuyor. Bu kitap, gelecek nesil kadın araştırmacıları insan kültürüne dair bilgimizin sınırlarını zorlamaya teşvik etmeyi ve motive etmeyi umarak beklentilere meydan okuyan ve kendilerini sosyal bilimlerde lider olarak kuran çalışkan kadınları onurlandırıyor. Gelin, sosyal bilimlerdeki en başarılı kadınlardan bazılarının hayatlarını ve çalışmalarını keşfedin.

The stories of women in the social sciences have come to the fore in a world where gender norms and roles are always shifting. An insightful look at the lives and careers of women who have devoted their work to changing and comprehending our complex social fabric, "Working Women in the Social Sciences" is a must-read for anybody interested in the social sciences. This book provides a fascinating look inside the lives of women who have made significant contributions to the social sciences. Each of these women has forged her own way to become a renowned academic and a force for positive social change, contributing to fields as diverse as psychology and politics. In recognizing the junction of gender and intelligence, "Working Women in the Social Sciences" illuminates the unique experiences and viewpoints of women in the field. Their experiences shed light on how the field of social sciences has changed over time and how women have made an indelible impact. This book honours the hard-working women who defied expectations and established themselves as leaders in the social sciences, hoping to encourage and motivate the next generation of women researchers to keep pushing the boundaries of our knowledge of human culture. Come explore the lives and work of some of the most accomplished women in the social sciences., Toplumsal cinsiyet normlarının ve rollerinin sürekli değiştiği bir dünyada, sosyal bilimlerde kadınların hikayeleri ön plana çıkmaktadır. Çalışan kadınların yaşamlarına ve kariyerlerine derinlemesine bir bakış sunan "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", sosyal bilimlere ilgi duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir. Bu kitap, sosyal bilimlere önemli katkılarda bulunan kadınların hayatlarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Bu kadınların her biri, tanınmış bir akademisyen ve pozitif toplumsal değişimin gücü olmak için kendi yolunu çizmiş, psikoloji ve politika gibi çok çeşitli alanlara katkıda bulunmuştur. Cinsiyet ve zekanın birleşimini kabul eden "Sosyal Bilimlerde Çalışan Kadınlar", bu alandaki kadınların benzersiz deneyimlerine ve bakış açılarına ışık tutuyor. Onların deneyimleri, sosyal bilimler alanının zaman içinde nasıl değiştiğine ve kadınların nasıl silinmez bir etki yarattığına ışık tutuyor. Bu kitap, gelecek nesil kadın araştırmacıları insan kültürüne dair bilgimizin sınırlarını zorlamaya teşvik etmeyi ve motive etmeyi umarak beklentilere meydan okuyan ve kendilerini sosyal bilimlerde lider olarak kuran çalışkan kadınları onurlandırıyor. Gelin, sosyal bilimlerdeki en başarılı kadınlardan bazılarının hayatlarını ve çalışmalarını keşfedin.

Modern iktisat tarihinin 18. yy sanayi devrimi ile günümüz yapısının temel taşlarının atıldığı bilinse de gerçek değişim ve dönüşüm ikinci dünya savaşı sonrası küreselleşme adımları ile gerçekleştiği anlaşılmaktadır.  Demokratikleşme ve liberalleşme eğiliminin hakim olduğu ve milenyum çağı olarak adlandırılan 2000 sonrası dönemde inovasyon, AR-GE, buluş, icat gibi konularda meydana gelen teknolojik gelişim yeni bir iktisadi dönemin başladığını göstermektedir. Bu gelişmeler nihayetinde dördüncü sanayi devrimi ile birlikte bilgi ekonomisi veya yeni ekonomi kavramı ile literatürde yer almaya başlanmıştır. Teorik ve ampirik çalışmaların yer aldığı “Sürdürülebilir Kalkınma ve Yeni Ekonomi” başlıklı bu kitap, ekonomi bilimi ile uzaktan yakından teması bulunan araştırmacı, akademisyen ve öğrencilere faydalı olacağı ve gelecekte yapılacak çalışmalara ışık tutacağı kanaatini taşımaktadır. Türkiye’de akademik mesleki faaliyetlerini devam ettiren yazarlardan oluşan bu kitap 8 bölümden oluşmaktadır. İlk bölüm, “İnovasyon ve Ekonomik Özgürlüğün Çıktı Üzerindeki Etkisinin Aghion-Howitt Modeli Çerçevesinde İncelenmesi” başlığı ile Soner Künç tarafından araştırılmıştır. İkinci bölüm, “Dijital Dönüşümün Ticarete Etkisine Yönelik Ampirik Kanıtlar: G-7 Örneği” başlığı ile Süleyman Çelik tarafından ele alınmıştır. Üçüncü bölüm, “BRICS Ülkelerinde Para Politikası ve Maliye Politikası Şoklarının Simetrik ve Asimetrik İlişkisi” başlığı ile Şebnem Taş ve Yavuz Özek tarafından yazılmıştır. Dördüncü bölüm, “Yeşil Ekonomi ve Yenilebilir Enerji Çerçevesinde Sürdürülebilir Kalkınma: G-7 Ülkelerinden Ampirik Kanıtlar” başlığı ile Seyhun Tutgun tarafından tartışılmıştır. Beşinci bölüm, “Türkiye’nin Teknoloji Yoğunluğuna Göre Uluslararası Ticaret Rekabet Gücünün Nispi İhracat Avantaj Endeksi İle Belirlenmesi (1990-2022)” başlığı ile Hüseyin Çelik tarafından incelenmiştir. Altıncı bölüm, “Teknolojinin ve İnovasyonun Ticari Dışa Açıklık Üzerindeki Etkisi: Türkiye Örneği” başlığı ile Ömer Yılmaz, Although it is known that the foundation stones of modern economic history were laid with the 18th century industrial revolution, it is understood that the real change and transformation took place with the steps of globalization after the Second World War. In the post-2000 period, called the millennium age, where democratization and liberalization tendencies prevailed, technological developments in areas such as innovation, R&D, invention, and invention show that a new economic era has begun. These developments eventually began to appear in the literature with the concept of information economy or new economy, along with the fourth industrial revolution. This book titled "Sustainable Development and New Economy", which includes theoretical and empirical studies, is of the opinion that it will be useful to researchers, academicians and students who have close contact with economics and will shed light on future studies. This book, composed of authors who continue their academic professional activities in Turkey, consists of 8 chapters. The first part was researched by Soner Künç with the title “Examining the Effect of Innovation and Economic Freedom on Output within the Framework of the Aghion-Howitt Model”. The second chapter is discussed by Süleyman Çelik with the title "Empirical Evidence on the Effect of Digital Transformation on Trade: G-7 Example". The third chapter was written by Şebnem Taş and Yavuz Özek with the title “Symmetric and Asymmetric Relationship of Monetary Policy and Fiscal Policy Shocks in BRICS Countries”. The fourth chapter was discussed by Seyhun Tutgun under the title "Sustainable Development within the Framework of Green Economy and Renewable Energy: Empirical Evidence from G-7 Countries". The fifth chapter was examined by Hüseyin Çelik with the title "Determination of Turkey's International Trade Competitiveness According to Technology Intensity by Relative Export Advantage Index (1990-2022)". The sixth chapter was researched by Ömer

İktisadi ve finansal açıdan birçok çalışmanın yer aldığı iktisat literatürü her geçen gün yeni meselelerin gündemi meşgul etmesi ile araştırmacıların daha çok dikkatini çekmekte ve gelişmeye devam etmektedir. Teorik ve ampirik çalışmaların yer aldığı “Güncel İktisadi ve Finansal Çalışmalar” başlıklı bu kitap, ekonomi bilimi ile uzaktan yakından teması olan kişilerin başında gelen araştırmacı, akademisyen ve öğrencilere faydalı olacağı kanaatini taşımaktadır. Ülkemizde çeşitli üniversitelerde mesleki faaliyetlerini devam ettiren yazarlardan oluşan kitap 8 bölümden oluşmaktadır. İlk bölüm, “Küresel Ekonomik Politika Belirsizliğinin Enflasyon ve İşsizliğe Etkisi: Türkiye’ye Yönelik Ampirik Kanıtlar” başlığı ile Süleyman Çelik tarafından araştırılmıştır. İkinci bölüm, “Türkiye’de Enflasyon ve Faiz Arasındaki Nedensellik İlişkisi: Pandemi Öncesi ve Sonrası Dönemde Mukayeseli Bir Analiz” başlığı ile Soner Künç ve Ayça Pekmez Bahçeci tarafından ele alınmıştır. Üçüncü bölüm, “BRICS-­T Ülkelerinde Beşeri Sermaye, İhracat ve Ekonomik Büyüme İlişkisi” başlığı ile Ömer Yılmaz ve Ali İmran Tatlıbadem tarafından yazılmıştır. Dördüncü bölüm, “Türkiye’de Döviz Kuru Geçiş Etkisi: Asimetrik ve Frekans Alanı Nedensellik Testlerinden Kanıtlar” başlığı ile Seyhun Tutgun tarafından tartışılmıştır. Beşinci bölüm, “Türkiye’de Doğrudan Yabancı Yatırımların İstihdam Üzerine Etkisi: Eşbütünleşme Analizi” başlığı ile Ferid Önder tarafından incelenmiştir. Altıncı bölüm, “Sağlık Hizmetlerinde Sürdürülebilirlik” başlığı ile Süleyman Bozkuş ve Levent Gökdemir tarafından araştırılmıştır. Yedinci bölüm, “Bölgesel Kalkınmada Turizmin Ekonomik Rolü” başlığı ile Yasemin Ceylan tarafından ele alınmıştır. Sekizinci ve son bölüm ise “Sürdürülebilir Turizm, Çevre ve Ekonomi İlişkisi” başlığı ile Kerim Coşkun tarafından incelenmiştir. Emekleri ile çalışmaya katkı sağlayan bütün yazarlara teşekkür ederiz. Ayrıca bu eserin oluşmasında desteklerini esirgemeyen ve tecrübesi ile bizleri her zaman yönlendiren kıy, The economic literature, which includes many economic and financial studies, attracts more attention from researchers and continues to develop as new issues occupy the agenda day by day. This book, titled "Current Economic and Financial Studies", which includes theoretical and empirical studies, is believed to be beneficial to researchers, academicians and students, who are among those who have close contact with economics. The book, composed by authors who continue their professional activities at various universities in our country, consists of 8 chapters. The first part was researched by Süleyman Çelik with the title "The Effect of Global Economic Policy Uncertainty on Inflation and Unemployment: Empirical Evidence for Turkey". The second chapter was discussed by Soner Künç and Ayça Pekmez Bahçeci with the title "Causal Relationship Between Inflation and Interest in Turkey: A Comparative Analysis in the Pre- and Post-Pandemic Period". The third chapter was written by Ömer Yılmaz and Ali İmran Tatlıbadem with the title “The Relationship between Human Capital, Exports and Economic Growth in BRICS-¬T Countries”. The fourth chapter was discussed by Seyhun Tutgun under the title "Exchange Rate Transition Effect in Turkey: Evidence from Asymmetric and Frequency Domain Causality Tests". The fifth chapter was examined by Ferid Önder with the title "The Effect of Foreign Direct Investments on Employment in Turkey: Cointegration Analysis". The sixth chapter was researched by Süleyman Bozkuş and Levent Gökdemir under the title “Sustainability in Health Services”. The seventh chapter was handled by Yasemin Ceylan with the title "The Economic Role of Tourism in Regional Development". The eighth and last chapter was examined by Kerim Coşkun with the title "Sustainable Tourism, Environment and Economy Relationship". We would like to thank all the authors who contributed to the study with their efforts. We would also like to express our respect and gratitude to our esteemed elde

Corruption has become a global problem and it can no longer be considered as a threat merely on the liberal economic order. It is a serious impediment to the full realization and protection of all human rights and freedoms, notably the second generation rights, such as the right to food, right to shelter, right to health and right to education. In this context, especially with regard to the developing countries, the close relationship between corruption and human rights violations shall be recognized and the human rights protection tools along with the other international judicial mechanisms shall be used in the international fight against corruption. In this study, firstly, the definition and the scope of the term of corruption under the international documents will be examined. Then the shift in the perception of corruption and its reflection on the international methods as adopted in the anti-corruption documents will be evaluated. In the second chapter, practices of corruption will be analysed with a human rights-based approach and the possibilities for the use of international human rights law will be investigated. Lastly, the reports of the international organisations and NGOs on the corrupt practices in Turkey will be briefly mentioned., Küresel bir sorun haline gelen yolsuzluk, artık yalnızca liberal ekonomik düzene karşı bir tehdit olarak görülemez. Yolsuzluk bugün başta beslenme, barınma, sağlık ve eğitim hakları gibi ikinci kuşak haklar olmak üzere, tüm hak ve özgürlüklerin gerçekleştirilmesi ve korunması önünde ciddi bir engeldir. Bu çerçevede, özellikle gelişmekte olan devletler bakımından, yolsuzluk ve insan hakları ihlalleri arasındaki sıkı bağın anlaşılması ve yolsuzlukla uluslararası mücadelede insan hakları koruma araçlarından ve uluslararası yargı mekanizmalarından da yararlanılması gerekmektedir. Bu çalışmada ilk olarak yolsuzluk kavramının uluslararası belgelerdeki tanım ve kapsamı incelenecektir. Daha sonra uluslararası topluluğun yolsuzluk algısının değişimi ve bu algının yolsuzlukla mücadele konusunda benimsenen uluslararası yöntemlere yansıması değerlendirilecektir. İkinci bölümde, yolsuzluk bir insan hakları sorunu olarak ele alınacak ve uluslararası insan hakları hukukunun yolsuzluk sorununa yaklaşımı araştırılacaktır. Son bölümde ise uluslararası örgütlerin ve sivil toplum kuruluşlarının Türkiye'deki yolsuzluk uygulamalarına ilişkin raporlarına kısaca değinilecektir.

Corruption has become a global problem and it can no longer be considered as a threat merely on the liberal economic order. It is a serious impediment to the full realization and protection of all human rights and freedoms, notably the second generation rights, such as the right to food, right to shelter, right to health and right to education. In this context, especially with regard to the developing countries, the close relationship between corruption and human rights violations shall be recognized and the human rights protection tools along with the other international judicial mechanisms shall be used in the international fight against corruption. In this study, firstly, the definition and the scope of the term of corruption under the international documents will be examined. Then the shift in the perception of corruption and its reflection on the international methods as adopted in the anti-corruption documents will be evaluated. In the second chapter, practices of corruption will be analysed with a human rights-based approach and the possibilities for the use of international human rights law will be investigated. Lastly, the reports of the international organisations and NGOs on the corrupt practices in Turkey will be briefly mentioned., Küresel bir sorun haline gelen yolsuzluk, artık yalnızca liberal ekonomik düzene karşı bir tehdit olarak görülemez. Yolsuzluk bugün başta beslenme, barınma, sağlık ve eğitim hakları gibi ikinci kuşak haklar olmak üzere, tüm hak ve özgürlüklerin gerçekleştirilmesi ve korunması önünde ciddi bir engeldir. Bu çerçevede, özellikle gelişmekte olan devletler bakımından, yolsuzluk ve insan hakları ihlalleri arasındaki sıkı bağın anlaşılması ve yolsuzlukla uluslararası mücadelede insan hakları koruma araçlarından ve uluslararası yargı mekanizmalarından da yararlanılması gerekmektedir. Bu çalışmada ilk olarak yolsuzluk kavramının uluslararası belgelerdeki tanım ve kapsamı incelenecektir. Daha sonra uluslararası topluluğun yolsuzluk algısının değişimi ve bu algının yolsuzlukla mücadele konusunda benimsenen uluslararası yöntemlere yansıması değerlendirilecektir. İkinci bölümde, yolsuzluk bir insan hakları sorunu olarak ele alınacak ve uluslararası insan hakları hukukunun yolsuzluk sorununa yaklaşımı araştırılacaktır. Son bölümde ise uluslararası örgütlerin ve sivil toplum kuruluşlarının Türkiye'deki yolsuzluk uygulamalarına ilişkin raporlarına kısaca değinilecektir.

Migration was the major relationship between Mexico and the US and Turkey and Western Europe for most of the past half century. Changes in both migrant-sending and –receiving countries aimed to substitute trade for migration. Mexico and Turkey have had roller-coaster economic growth trajectories, sometimes growing faster than other OECD countries and sometimes shrinking faster. There have been significant changes in Mexico and Turkey but, until more formal-sector jobs are created, especially young people leaving agriculture or joining the labour market may be candidates for migration.[IN TURKISH]Geçen yarım yüzyılda, göç Meksika- ABD, Türkiye ve Batı Avrupa arasındaki temel ilişki olagelmiştir. Göç-alan ve –veren ülkelerdeki değişimler göç yerine ticareti geçirme eğilimi taşımıştır. Meksika ve Türkiye inişli çıkışlı ekonomik büyüme görünümü sergilemişler, bazen diğer OECD ülkelerinden bile hızlı büyümüş, bazen ise daha hızlı küçülmüşlerdir. Meksika ve Türkiye’de çok temel değişimler yaşanmaktadır ve ancak daha fazla güvenli istihdam yaratılmadıkça tarımdan kopan genç işgücü ya da işgücüne yeni katılanlar göçün yeni adayları olacaktır.

Migration was the major relationship between Mexico and the US and Turkey and Western Europe for most of the past half century. Changes in both migrant-sending and –receiving countries aimed to substitute trade for migration. Mexico and Turkey have had roller-coaster economic growth trajectories, sometimes growing faster than other OECD countries and sometimes shrinking faster. There have been significant changes in Mexico and Turkey but, until more formal-sector jobs are created, especially young people leaving agriculture or joining the labour market may be candidates for migration.[IN TURKISH]Geçen yarım yüzyılda, göç Meksika- ABD, Türkiye ve Batı Avrupa arasındaki temel ilişki olagelmiştir. Göç-alan ve –veren ülkelerdeki değişimler göç yerine ticareti geçirme eğilimi taşımıştır. Meksika ve Türkiye inişli çıkışlı ekonomik büyüme görünümü sergilemişler, bazen diğer OECD ülkelerinden bile hızlı büyümüş, bazen ise daha hızlı küçülmüşlerdir. Meksika ve Türkiye’de çok temel değişimler yaşanmaktadır ve ancak daha fazla güvenli istihdam yaratılmadıkça tarımdan kopan genç işgücü ya da işgücüne yeni katılanlar göçün yeni adayları olacaktır.

Migration was the major relationship between Mexico and the US and Turkey and Western Europe for most of the past half century. Changes in both migrant-sending and –receiving countries aimed to substitute trade for migration. Mexico and Turkey have had roller-coaster economic growth trajectories, sometimes growing faster than other OECD countries and sometimes shrinking faster. There have been significant changes in Mexico and Turkey but, until more formal-sector jobs are created, especially young people leaving agriculture or joining the labour market may be candidates for migration.[IN TURKISH]Geçen yarım yüzyılda, göç Meksika- ABD, Türkiye ve Batı Avrupa arasındaki temel ilişki olagelmiştir. Göç-alan ve –veren ülkelerdeki değişimler göç yerine ticareti geçirme eğilimi taşımıştır. Meksika ve Türkiye inişli çıkışlı ekonomik büyüme görünümü sergilemişler, bazen diğer OECD ülkelerinden bile hızlı büyümüş, bazen ise daha hızlı küçülmüşlerdir. Meksika ve Türkiye’de çok temel değişimler yaşanmaktadır ve ancak daha fazla güvenli istihdam yaratılmadıkça tarımdan kopan genç işgücü ya da işgücüne yeni katılanlar göçün yeni adayları olacaktır.

Migration was the major relationship between Mexico and the US and Turkey and Western Europe for most of the past half century. Changes in both migrant-sending and –receiving countries aimed to substitute trade for migration. Mexico and Turkey have had roller-coaster economic growth trajectories, sometimes growing faster than other OECD countries and sometimes shrinking faster. There have been significant changes in Mexico and Turkey but, until more formal-sector jobs are created, especially young people leaving agriculture or joining the labour market may be candidates for migration.[IN TURKISH]Geçen yarım yüzyılda, göç Meksika- ABD, Türkiye ve Batı Avrupa arasındaki temel ilişki olagelmiştir. Göç-alan ve –veren ülkelerdeki değişimler göç yerine ticareti geçirme eğilimi taşımıştır. Meksika ve Türkiye inişli çıkışlı ekonomik büyüme görünümü sergilemişler, bazen diğer OECD ülkelerinden bile hızlı büyümüş, bazen ise daha hızlı küçülmüşlerdir. Meksika ve Türkiye’de çok temel değişimler yaşanmaktadır ve ancak daha fazla güvenli istihdam yaratılmadıkça tarımdan kopan genç işgücü ya da işgücüne yeni katılanlar göçün yeni adayları olacaktır.